Su Susuyor!

Çizim: Feyza Nur Bolatlı

Bu defa uzun zamandır değinmek istediğim bir konudan bahsedeceğim. Aslında her birimiz için çok hayati olmasına rağmen genellikle göz ardı ettiğimiz bir mesele. Su problemi. Daha doğrusu susuzluk problemi demeliyim. Bu konuda çevremden birinin yeterli hassasiyeti göstermediğine şahit olduğum zaman yani suyun umarsızca kullanıldığını gördüğümde ‘torunlarınızın suyundan harcıyorsunuz’ derdim. Ne yazıktır ki artık ‘çocuklarımızın suyundan harcıyoruz’. Yani belki de torunlarımıza bırakabileceğimiz kadar bile suyumuz kalmadı ki çocuklarımıza yetebileceği bile bir muamma.

Bu noktada kendimize öz eleştiri yapmakta fayda var. İnsanoğlu doğayla ilgili birçok konuda olduğu gibi su konusunda da oldukça bencil davranıyor. Koskoca evrenin tüm kaynaklarının yalnızca bizim için mi var olduğunu düşünüyoruz? Hadi diyelim böyle düşünecek kadar da kötü ruhlu değiliz. O zaman neden öyleymiş gibi davranıyoruz? Sanki doğa sadece bizim için ve hatta bütün güzellikleriyle bize hizmet etmek için varmış gibi. Öncelikle bu yanlış algıdan bir an önce sıyrılmamız gerekiyor. Ne tüm evrenin ne de doğanın ömrü bizim bir avuçluk ömrümüzle sınırlı değil. Kaldı ki evrende ki tek varlıklar da biz insanlar değiliz. Dolayısıyla tam da bu yüzden bencilliğimizi bir kenara bırakıp su başta olmak üzere tüm kaynakları bunu göz önünde bulundurarak kullanmalıyız.

Çizim: Feyza Nur Bolatlı

Bu tür konularda bilinçlendirme amacıyla yazılan yazıları, çizilen resimleri ya da çekilen fotoğrafları gördüğümüz de hepimiz kendimizi sorguluyoruz belki birçoğumuz vicdani bir rahatsızlık duyuyoruz. Fakat sorun şu ki bu oldukça kısa sürüyor. Örneğin sosyal medyada bizim elimizi bile sürmeyeceğimiz kadar pis ve çamurlu sudan bir damla bile olsa içmeye muhtaç Afrikalı bir çocuk fotoğrafına ne kadar üzülüyoruz kim bilir? Ama yalnızca birkaç dakika sonra telefonu bırakıp ellerimizi yıkamaya gittiğimizde yine musluğu çok fazla açıyor ve litrelerce su harcıyoruz. Yani anlayacağınız bu tür konulara yönelik duyarlılığımız ne yazık ki çok kısa sürüyor. Oysa suyu tasarruflu kullanmamız ve israf etmekten kaçınmamız gerektiğini kendimize yaşamımızın her anında hatırlatmalıyız.

Elbette tüm dünyanın yaşadığı bu problemi yalnızca kendi çabamızla tamamen ortadan kaldıramayız. Ama her birimiz az da olsa gereken hassasiyeti gösterirsek bu mesele için büyük ölçüde katkı sağlayabiliriz.

Peki bu konuyla ilgili nelere dikkat edebilir ya da neler yapabiliriz?

Çizim: Feyza Nur Bolatlı
Çizim: Feyza Nur Bolatlı
  • Damlatan muslukları tamir edebiliriz.
  • Evdeki tüm musluklar için su tasarruf aparatı alabiliriz.
  • Bulaşık ve çamaşır makinesi tamamen dolduktan sonra çalıştırabiliriz.
  • Çamaşır makinesini çalıştırırken ön yıkama yapmamaya dikkat edebiliriz.
  • Bulaşıkları akıtmadan makineye koyabiliriz ki zaten makine onları yıkamak için var.
  • Akıtmakta ısrar ediyorsak bu işlemi tüm bulaşıklar için su dolu bir kabın içinde yapabiliriz.
  • Aynı şekilde sebze, meyve vb. yıkarken de akan suda yıkamak yerine bir kabın içinde yıkayabiliriz.
  • Diş fırçalarken, tıraş olurken ve ellerimizi sabunlarken musluğu kapalı tutabiliriz.
  • Sifon haznesinin içerisine yerleştireceğimiz su dolu bir şişe sayesinde her sifonda daha az su kullanımı sağlayabiliriz.
  • Su sıcaklığını ayarlarken akan suyu değerlendirebilmek için bir kovada biriktirebiliriz.
  • En önemlisi duş süresini kısaltabildiğimiz kadar kısaltabiliriz.

Diğer yazılarıma bu bağlantı üzerinden ulaşabilirsiniz.

Şevval Babuccu

Şevval Babuccu, Lisans eğitimini Bolu Abant İzzet Baysal Üniversitesi Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık bölümünde tamamladı. Çeşitli edebiyat ve sanat dergilerinde deneme yazıları yazmakta ve Engelsiz Dershane'nin görme yetersizliği olan öğrencilerine gönüllü okutmanlık yapmaktadır.

Şunlar da hoşunuza gidebilir..

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir