Kedili Yaşam

Kedili Yaşam
Kedili Yaşam. Fotoğraf: Şule Pen

Bir canlıya evinizin kapılarını açmak oldukça ciddi bir karar. Hepimiz zaman zaman “Acaba bir kedi veya köpek sahiplensek mi?” diye düşünürüz. Hayatımıza bir kedinin veya köpeğin girmesiyle hayat artık başka önceliklerle akmaya başlıyor. İşte ben size kedilerimle tanışma hikayemi ve bir kediyi sahiplenme sürecinde neler yapmanız gerektiğini anlatacağım.

Kedili Yaşam. Fotoğraf: Şule Pen
Fotoğraf: Şule Pen

İlk kedimle tanışmam çalıştığım bir ofisin balkonunda gerçekleşti. Daha iki buçuk aylık bir kedi yavrusu üst katımızdaki balkondan sarkmış, ağlayan seslerle bize bakıyordu. O kadar tatlıydı ki üst kattaki ofise gidip sevmek için sahiplerinden izin istedik. Onlar da “Zaten biz bayrama gideceğiz, biz gelene kadar siz bakabilir misiniz?” teklifini sundular. Biz de kabul ettik. Akşam ofiste kalıyordu. Böyle birkaç günümüz geçti. Dönüş tarihleri geldiğinde kapılarını çaldık, açmadılar. Şansımızı birkaç gün daha denedik fakat nafile. Ufaklıkla ilgili bir karar almamız gerekiyordu.

Komşunun Kedisi

Küçük kedinin hikayesini ablama anlattığımda o kadar üzüldü ki ‘Onu biz sahiplenelim.’ dedi. Komşunun kedisi olduğu için adını “Komşu” koyduk. İki yıl kadar sonra ablam yurt dışına taşınınca Komşu’yu yanına aldı. Ben de Kastamonu’ya taşındım.

Sokak kedilerinin yaşam mücadelesi

Kedili Yaşam. Fotoğraf: Şule Pen
Fotoğraf: Şule Pen

Kediyle bir hayat paylaştığınız zaman bir daha kedisiz bir hayat düşünemiyorsunuz. Kastamonu’da, köyde yaşayan bir öğretmen arkadaşımın sokakta baktığı bir kedi doğum yapmıştı. Arkadaşım yavruları sahiplendirmek istiyordu. Bir gün “Yavrular nasıl?” diye sorduğumda, iki tanesine araba çarptığını ve öldüklerini söyledi. Ben de zaten kedi sahiplenmeyi düşünüyordum. Bir yavru daha yaşam mücadelesi vermesin istedim ve o yavrulardan birini sahiplendim.

Kardeş’e kardeş geldi

Kedimin adını uzun yıllardan sonra ilk defa ayrı kaldığım ablamın varlığını hissettirsin diye “Kardeş” koydum. Kardeş çok akıllı bir çocuktu. Onu bir köpek gibi eğitebiliyordum. Top atıyordum alıp geri getiriyordu. Bazen sabahları burnumun önünde topla uyanıyordum. Sonra Kardeş’le beraber Ankara’ya taşındık. Birkaç ay içinde tekrar işe başladım. İlk başlarda onunla çokça vakit geçiriyordum. Fakat ben işe başlayınca Kardeş, çok fazla yalnız kalmaya başladı. Bunun üzerine hem onun kedi dilinden anlayacak bir arkadaşı olsun hem de bir kedi daha kurtulsun düşüncesiyle, Ankara’da bir kedi ilanını takip ederek 1 aylık bir yavru kediyi sahiplendim.

Kardeş ve Porşe.

İsmini “Porşe” koydum. Çok neşeli ve sıcak kanlı bir kediydi. Hala emme sürecinde olduğu için ona süt takviyesi yapmak zorunda kaldım. O buna rağmen ondan bir yaş büyük kardeşi emmeyi tercih etti. Kardeş de Porşe’yi kendi evladı gibi baktı. Tuvalet eğitiminden yalanmaya temizlenmeye kadar her şeyi kardeş öğretti. Şimdi iki kedim de birbirlerine ben yokken kardeşlik diyorlar.

Kedi sahiplenirken kendinize bunları sormayı unutmayın:

Bir kedi sahiplenmeden önce emin olmanız gereken birkaç şey var.

  • Ona ömürlük yuva olup, onu hiç ayrılmayacağınız ailenizin bir bireyi olarak düşünebilecek misiniz?
  • Kedilerinizin beslenme, bakım ve tedavileri için oluşabilecek masraflara, maddi açıdan hazırlıklı mısınız?
  • Ona ihtiyacı olan duygusal ilgiyi gösterebilecek misiniz?
  • Kedi alerjiniz var mı?

Eğer bu sorulara olumlu cevap verebiliyorsanız kedi sahiplenmeye hazırsınız demektir. Şimdi sırada bir kediyi nasıl sahipleneceksiniz ve bunu takip eden adımlar neler olacak, onları anlatmak istiyorum.

Kedili Yaşam. Fotoğraf: Şule Pen
Kedili Yaşam. Fotoğraf: Şule Pen

Sokak kedileri önceliğiniz olmalı

Bir kedi sahiplenmek istiyorsanız bir sürü sokak kedisi ilanı var. Yuva arayan bir sokak kedisi sahiplenmek her zaman önceliğiniz olmalı. Bizim dünyamızda sokak hayvanları için hayat çok zor. Sonraki aşamada sahiplendiğiniz kedi için evinizin ona uygun hale getirilmesi gerekiyor. Kediniz eve gelmeden önce evde yapmanız gereken düzenlemeler var.

Pencerelere sineklik taktırın

Veterinerin tavsiye ettiği, kendi cinsiyet ve yaş grubuna uygun sağlıklı bir mama, tırnak yapabileceği bir kedi tırmalama aksesuarı, ona ait bir yatak ve tuvalet ihtiyacı için kum ve kum kabı. Bunların yanı sıra evinizin pencerelerine kedilerin düşmelerini engellemek için sineklik taktırmanız da önemli bir kural. Benim kedim kuş peşinden koşacağım diye düşmüştü. O gün bu gündür her evime sineklik taktırıyorum.

Eviniz bir kedinin yaşayabileceği uygun bir hale geldiğine göre geçelim bir diğer adıma.

Veteriner kontrolü

Kedinizi eve getirmeden önce yapmanız gerek ilk iş bir veterinere gitmek. Genel sağlık muayenesini olduktan sonra hayvan pasaportunu da alıp veterinerinizin size vereceği aşı takvimine uymak diğer bir önemli adım. Aşı demişken, genellikle kediler yılda bir kez Lösemi, yılda bir kez kuduz, altı ayda bir karma, üç ayda bir ise iç dış parazit aşısı oluyorlar.

Kediyi eve alıştırma süreci

Sağlık kontrolünü yaptık şimdi sırda eve alıştırma süreci var. Kediniz eve geldiğinde onunla öncelikle bir odada vakit geçirmelisiniz. Tabi ki kumunu, mamasını ve suyunu da o odada bulundurmalısınız. Kedinize kum kabını tanıtmak için onu kum kabına götürüp ön patilerinden tutarak kumu patileriyle karıştırmalısınız. Böylece kediniz tuvalet ihtiyacını nerde gidereceğini anlamış olur.

Kedinizin odayı tanımasına izin verin. Kediniz her yeri koklayıp, kafasını sürterek odaya kokusunu bırakacaktır. Daha sonra adım adım evin diğer alanlarını tanımasını sağlayın ama bunu yaparken hep yanında olun.

Ev tanıma işleminden sonra kendisine belli alanlar belirleyecektir. Onu bu alanlarda özgür bırakın. Tabi mutfak bu alanlardan biri olmak zorunda değil.

Tebrikler artık bir kedi sahibisiniz!

Şimdi sıra sizin yapmanız ve yapmamanız gereken şeylere geldi.

Kedili Yaşam. Fotoğraf: Şule Pen
Kedili Yaşam. Fotoğraf: Şule Pen

Kedimiz için ne yapalım ne yapmayalım?

  • Öncelikle kedinizin kum kabını her gün değiştirmelisiniz.
  • Sularını her gün tazelemelisiniz. Her gün kedinizle onun seveceği bir oyuncakla (kedi oltası veya lazer olabilir) hareket etmesi için ve tabi ilgi duygusunu beslemeniz için oyun oynamalısınız. Yoksa ilerde obez bir kediniz olabilir.
  • Eğer kedinizi altı aylıktan küçük veya altı aylıkken sahiplendiyseniz, doğumlardan altı ay sonra kedinizi kısırlaştırmalısınız. Eğer olgun bir kediniz varsa ve kısır değilse onu da en yakın zamanda kısırlaştırmanız gerekir. Unutmayın ev kedileri için kısırlaştırma, onların sağlıkları için olumlu etkilere sahiptir. Kedinizin daha uzun yaşamasını sağlar.
  • Kedilerin ciğerleri insalarınkinden oldukça küçüktür. Bu sebeple kedinizin yanında sigara içmemelisiniz.
  • Tabi oda kokularına da elveda demelisiniz. Benim kedim astım başlangıcı gerçekleşti ve ben bir ay Nebulator tedavisi uygulamak zorunda kaldım. Bütün kokulu deterjanlara, yumuşatıcılara ve oda kokularına veda ettim. Onlara zarar vermeyen tek şey olan arap sabununa geçtim. Eğer bu tarz sağlık problemleriyle uğraşmak istemiyorsanız. Hem sizin hem kedinizin sağlığı için temizlikte arap sabunu veya doğal temizlik ürünleri kullanmanızı tavsiye diyorum.
  • Bütün bunların yanına ekleyebileceğim son bir şey daha, tetikte olmanızdır. Kedinizi her gün elinizle severken vücudunda beklenmedik bir hastalık belirtisi var mı diye yoklayın. Bizde olduğu gibi hayvanlar dünyasında da erken tanı hayat kurtarır. Kedinizin her gün yemek yiyip, su içip, tuvalete gitmesine ve kendini yalamasına dikkat edin. Eğer bunlardan bir veya birkaçını uzun süre yapmıyorsa hemen bir veterinere danışın.
Kedili Yaşam. Fotoğraf: Şule Pen
Fotoğraf: Şule Pen

Aslında verilecek daha pek çok öneri var. Ben bu yazıya en önemlilerini sığdırmaya ve deneyimlerimi sizlerle paylaşmaya çalıştım. Umarım sizde bir sokak kedisine aile olma duygusunu yaşayabilir ve kedilerin tuhaf çılgın dünyalarına adım atabilirsiniz.

Şunlar da hoşunuza gidebilir..

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir